29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI

Serhat KÖSE serhatkse222@gmail.com


Her 29 Ekim’de, Cumhuriyet’in kuruluşunu büyük bir gurur ve coşkuyla kutlarız. Ancak bu bayram, yalnızca bir anma değil; tarihin en zor anlarında filizlenen bir umut hikâyesinin yeniden hatırlanmasıdır. Cumhuriyet’in ilanı, yokluk ve yıkım içinde ayakta kalma savaşı veren bir ulusun, küllerinden yeniden doğuşunun en somut ifadesidir. Her zaferin ardında nice gözyaşı, kayıp ve fedakârlık vardır. Cumhuriyet, bu acıların içinden yeşeren ve geleceğe umutla bakan bir semboldür.

O yıllarda halk yorgundu, acılar içindeydi, ancak özgürlüğünden asla vazgeçmemişti. Atatürk ve yol arkadaşları, ülkeyi yeniden inşa etmek için yalnızca askeri değil; sosyal, kültürel ve ekonomik devrimlerle de yeni bir başlangıç yapmayı hedeflediler. Cumhuriyet, işte bu yeniden doğuşun, her türlü zorluğa rağmen özgürlüğe duyulan inancın ürünüdür.

Cumhuriyet’in en büyük anlamı, egemenliğin halka verilmesidir. Tarihimizde belki de en çok gözyaşı ve umutla atılan bu adım, halkın kendi geleceğini belirlemesi için yapılan bir çağrıdır. Cumhuriyet’in sağladığı özgürlük ve adalet ortamı, yıllar içinde eğitimde, bilimde ve sanatta birçok başarının temelini oluşturdu. Bugün Cumhuriyet’in değerleri sayesinde ifade özgürlüğümüz var, inancımız var, cesaretimiz var.

Cumhuriyet Bayramı yalnızca bir bayram değil; içinde fedakârlık, acı, umut ve mücadele barındıran bir miras. Her yıl 29 Ekim’de Cumhuriyet’in bize ne kadar zor bir yolda ulaştığını hatırlamalı ve geleceğe bu mirası daha da güçlendirerek taşımak için söz vermeliyiz.

Bu 29 Ekim’de Cumhuriyetimizin yılmaz kahramanlarını saygıyla anarken, bu mirası gelecek nesillere aktarma kararlılığımızı da yenileyelim.  Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun; bu umut, sonsuza kadar yaşasın.